17 Aralık 2012 Pazartesi

Yol // Oruç Aruoba

  •   Bir yol, bir yerden çıkarak, bir yöne gidebilmekse; bir yer, bir yöne doğru oluşabilecek bir yolun başıysa -ve  sonunda  varılacak  yer, o yolun sonuysa-; bir yön de, bir yer ile kat-edilen bir yol arasındaki bir devinmeyse; yerinden kalkarak bir yöne doğru bir yola çıkıp giden -yerinden çıkarak bir yöne doğru yol alan- kişi, yürüyordur... "
  •   Yola çıkan kişi, hep yalnızdır gerçi, ama -yanında, onunla birlikte yürüyenler bir yana bırakılsa bile-, hep bir önceki yerinde bıraktıkları, ve, bir sonraki yerinde bulacakları, yanındadır, onunla birliktedir -'yalnız' değildir yani, tam anlamıyla.. yola çıkan kişinin, hep, ayağına takılır yerleşikler her ne  kadar 'yardım' etmek, 'yol göstermek' gibi bir 'iyi niyet'leri olsa da; yerleşikler nereden bilsinler ki yolu?! kişi yola çıktı mı, yanında başka kişiler -başka yolcular- bulabilir; oysa yerleşti mi, bulacakları, olsa olsa, 'komşular' dır.
  •   Kendine yeni bir yol arayan kişi, önce, kendinden önce yürünmüş yollara bir bakar -kendi yürümek isteyebileceği yola benzer bir yol bulmak için; çoğunlukla da bulur- ama, acaba, o bulduğu yol(lar), tam da bulduğu yol(lar) olarak,  kendi aradığı yola aykırı değil mi? –yeni bir yol aramıyor muydu, arayan kişi- ne işi var öyleyse, eski (yürünmüş) yollarda?
  •   Belirli bir yol arayan kişi için en büyük tehlike: o yolu bir yerde durarak, 'bakarak ' arayabileceğini  (hatta, bulabileceğini) sanmasıdır; çünkü, yollar bulunmaz: yürünür;  yerlerde ise,  olsa olsa, durulur; onlar, bulunur;  artık, yürünmez...
  •   Yola çıkacak kişinin aşması gereken ilk ve en önemli engel, kendi yerleşikliğidir; kendi yeri -kendisidir...
  •   Yeni bir yola çıkan kişi, yolun nasıl bir olanak olduğunu anlar -ama, ancak yola çıktıktan sonra... yola  çıkan  kişi, yolun  getirdiklerini  sonuna dek kabullenmek zorundadır. bir yeri toptan terkedip yeni bir yola çıkan kişi...
  •   Terkettiği  yerdeki  herşeyiherkesi—mutlak  bir biçimde  terketmemiş; çıktığı yolda rastlayacağı  herşeyiherkeside, mutlak bir biçimde kabullenmiş olmalıdır.
  •   Sağlam yürümenin  ilk koşuludur bu:  yolunu  kendin  yürüyebilmek için, yönünü  kendin koymak zorundasın. yönsüz yol yokturyol, ancak, bir yön ve bir yürümeden oluşur; yeni bir yol, yeni bir yön demektir. Yürünmemiş yol, yol değildir.

           BİR YOL MU ARIYORSUN, BİR YER Mİ?
  • ... 
  • ,,,
  • Kişi, yaşamı boyu, bir yerde takılıp kalıp, yolda olduğunu sanabiliyor; yada, ters taraftan, sürekli yürüdüğü halde bir yerde durduğunu….
  • Önemli olan, bir yerde bulunmak değil, bulunduğu yerin bilincinde olmaktır; aynı şekilde, yolda olmak değil, yürüdüğü yolun bilincinde olmak.
  • Yer de, yön de, yol da, bilinçtir.
  • Kendi yönünü bulmanın tek yolu, başkalarının yüklerini yüklenerek başkalarının yollarını da yürümektir. Kendi yükünü yüklendiğin yoluna varana dek.
  • Bir yaşam, bir yönün bir yol olup olamayacağının deneme sürecidir.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

ula sen yormazsın şimdi kendini., yor/ula.. .).)