30 Kasım 2012 Cuma

Bulanıklaşan Yaşam ve Dupduru Ölüm // Düşle


Karanlık, güneşte gösteriyor yüzünü kaos içindeki bu şehirde. Güneşin bağrında işi gücü olmayanlar bağırıp çağırmalarda, hep öğle vakti ölümler, öğleden sonra. Gecenin karanlığını aratır olmuş güneşin göz alan parlaklığı. Cehalet doruklarda… bak orada, görüyorsun, seni süzüyor, ters bir bakışla. Kendini dünyanın efendisi sanan, senin krallığında olduğunu bilmeksizin. Aşağılıyor seni, tıpkı senin gibi, başkalarını aşağıladığın gibi. İyi bir mücadele olacak mı dersin, yoksa tek bir darbede yıkacak mısın onu yere? Elbette, tek bir darbe… biliyordun zaten, basit, ufak, küçük, oysa kendini büyük gören cahil bir lokmaydı o senin için. Biri bir şey mi dedi? Ahlak düşmanlığı ahlak düşkünü olmamana rağmen cezasız kalmamalı. Yine kendini dünyanın hakimi sanan biri, sen hakimiyken dünyanın… Sinsice yaklaş, dikkat arkanı kolla. Kalabalığın içinde sıyrılıp gelen on beş kişilik gurup… Kendi çaplarında büyüklük gösterisi yapıyorlar sana… komik. Gülümseyip günün cinayet sayısını arttır, basit. Arttırmakla tükenir mi bu soyu kurumayan cehalet? Ah dünyanın hakimi sananlar kendilerini, küçük beyinli canlılar… tıpkı senin gibi bedenim, senin göründüğün gibi, burnu büyük bir ukala olarak lanse edildiğin gibi. Bırak, bırak söyleyenleri, bırak öyle tanımlayanları… Sen biliyorsun, sen ki yüreğisin bu dünyanın, yaşatabilme gücüyle var olacağını söyleyenlerin bencil davranışlarına bir darbesin. Kimse anlayamaz, herkes kendi bencilliğinde, tıpkı senin gibi bedenim… ama bırak, sen onlardan değilsin, haklısın, tıpkı onlar gibi… onların düşündüğü ve başkalarına tanımadığı o haklılık gibi. Korkma, gece olmuyor… henüz akşamüzeri yazıyor pastada, bir mum daha sönmedi, yaşlanmadın, yaşıyorsun daha, alenileşiyorsun güneşin batışıyla, korkma, yine doğacak nasılsa…

http://www.dusle.com

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

ula sen yormazsın şimdi kendini., yor/ula.. .).)